Ekrem Çulfa
Maddelerin nasıl bu kadar güçlü olup insanları birkaç
kullanımdan sonra kendine mahkûm etmesinin nedeni, bu alanın uzmanları arasında
tam bir görüş birliği olmasa da iki önemli etken rol oynayabilmektedir.
Birincisi, hepsinin değilse bile en azından çoğu bağımlılık yapan maddenin
beyinde içsel zevk üreten ve bazen de anında güçlü ödüllendirme sağlayan
bölgeleri etkinleştirmesidir. İkinci etken ise kişinin biyolojik yapısı ile
genetik kalıtım ve çevresel etkilerin başka bir deyişle öğrenme etkenlerinin
zihni değiştiren maddelere kullanım boyunca gittikçe daha fazla gereksinim
duyulmasına neden olmasıdır. Alkol bağımlılığı gelişimi, yapısal yatkınlık ve
çevreden gelen teşvikin yanı sıra, belirli psikoaktif maddelerin kendilerine
özgü biyokimyasal özelliklerini içeren karmaşık bir süreçtir. Alkol tüketimi sorunları yaşamada genetik faktörlerin olasılığı
konusunda çok sayıda araştırma yapılmıştır. Günümüzde birçok uzman alkol gibi uyuşturucu
maddelerin bağımlılık yaratıcı gücüne hassasiyette, kalıtımın büyük olasılıkla
önemli bir rol oynadığı konusunda hemfikirlerdir. Çeşitli araştırmalar, maddeye
bağlı bozuklukların gelişiminde genetik etkenlerin önemine dikkat çekmektedir.
Kırk yılın üzerinde bir süre boyunca izlenen 6251 alkolik ve 4083 alkolik
olmayan kişinin aileleri üzerine yürütülen 39 çalışmanın gözden geçirilmesi
sonucunda, alkoliklerin üçte birinin anne ya da babasından en az birinin alkol
sorunu olduğu görülmüştür. Benzer şekilde, Cloninger ve meslektaşları (1986)
alkoliklerin çocukları üzerinde yürüttükleri bir çalışma sonucunda alkolizmin
kalıtsallığı konusunda verilere ulaştıklarını bildirmişlerdir. Bu çalışmada da
erkeklerde alkolik bir anne ya da babaya sahip olmanın alkolizm oranını
%12,4’ten %29,5’e hem anne hem babanın alkolik olmasının da bu oranı %41,2’ye
çıkardığı görülmüştür. Alkolik anne ya da babası olmayan kadınlarda oran
%5,0’dır; anne babadan birinin alkolik olması durumunda %9,5’e çıkan oran hem
anne hem de baba alkolik olduğunda %25,0 olmaktadır. Araştırmalar bazı insanlarda örneğin alkoliklerin erkek
çocuklarında, alkol sorunları görülme riskinin yüksek olduğunu çünkü içki içme
güdüsünün ya da uyuşturucuya duyarlılığın doğuştan geldiğini göstermektedir. Alkoliklerin,
alkolik olmayan aileler tarafından evlat edinilen çocukları üzerinde yürütülen
çalışmalarda da yararlı bilgilere ulaşılmıştır. Bu çalışmalarda yaşamın erken
döneminde evlat edinilen böylece biyolojik anne babalarının yarattığı çevresel
etkilerden uzak kalan çocuklar incelenmiştir. Örneğin; Goodwin ve meslektaşları
(1973), alkolik olmayan koruyucu anne babalar tarafından evlat edinilen ancak
biyolojik anne babaları alkolik olan çocukların yirmili yaşların sonlarında
alkol sorunlar yaşama olasılığı, evlat edinilen ve gerçek anne babaları alkolik
olmayan çocuklardan oluşan kontrol grubuna oranla yaklaşık iki kat daha
yüksektir. Genetik yatkınlık konusu hala üzerinde tartışılan bir konu olmakla
beraber bazı uzmanlar madde kullanım bozukluklarında genetiğin birinci rolü
oynadığına inanmamaktadırlar. Diğer bir deyişle, alkolle bağlantılı bozukluklar
söz konusu olduğunda genetik aktarım, bütünüyle genetik olan bozukluklarda
görülen kalıtımsal örüntüyü sergilememektedir. Alkolizmin etiyolojisinde genetik etkenlerin rol oynadığını
gösteren çok sayıda veri olsa da bu rolün tam olarak ne olduğu bilinmemektedir.
Alkol ve diğer uyuşturucuların elde edilmesinde ve kullanma motivasyonunda
toplumsal koşulların güçlü bir etken olduğu hala düşünülmektedir. KAYNAKÇA Cloninger, C. R., Reich, T., Sigvardsson, S., Von Knorring,
A. L., & Bohman, M. The effects of changes in alcohol use between
generations on the inheritance of alcohol abuse. In Rose, R. ed. Alcoholism: A
Medical Disorder. Proceedings of the 76th Annual Meeting of the American
Psychopathological Association, New York City, March 1986. New York: Reven
Press, in press. Conrod, P. J., Pihl, R. O. & Vassileva, J. (1998).
Differential sensitivity to alcohol reinforcement in groups of men at risk for
distinct alcoholism subtypes. Alcoholism: Clin. Exper. Res., 22(3), 585-597. Goodwin, D. W., Schulsinger, F., Hermansen, L., Guze, S. B.,
& Winokur, G. (1973). Alcohol problems inadoptees raised apart from
alcoholic biological parents. Arch. Gen. Psychiat., 28(2), 238-243. Plomin, R., DeFries, J. C. (2003).
Behavioral genetics in the postgenomic era. Washington, DC: Anerican
Psychological Association.
busra.kara@icloud.com
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Yazarın diğer yazıları
BOŞANMA SÜRECİ
- 14/05/2024
Boşanma, evlilik birliğinin resmi olarak sonlandırıldığı bir hukuki süreçtir. Boşanma süreci genellikle üç aşamadan oluşur: Boşanma öncesi, boşanma sırası ve boşanma sonrası.
DEPRESİF GENÇLER VE DEPRESİF EBEVEYNLER
- 01/02/2024
Depresif gençler ve depresif ebeveynler, günümüzde sıkça karşılaşılan bir sorundur. Depresyon, hem gençlerin hem de ebeveynlerin yaşam kalitesini, sağlığını ve ilişkilerini olumsuz etkileyebilen ciddi bir ruh sağlığı bozukluğudur.
ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN YEME BOZUKLUKLARI
- 01/06/2023
Beslenme kriteri bireyin yaşamını devam ettirebilmesi, sağlıklı olmak ve büyümenin devamı için çok önemlidir.
“BANYO YAPMAK İŞKENCEYE DÖNÜŞTÜ”
- 24/04/2023
Bazen anne babalar bebekken sudan çıkmak istemeyen çocuklarının büyüdükçe yıkanmak istemediklerinden ya da el ve ayaklarını yıkamaya tepki gösterdiklerinden yakınırlar.
“ÇOCUĞUMUZDAN BOŞANIYORUZ”
- 23/03/2023
Anne babası çatışma halinde olan çocukların, anne babalarından anlayış ve sabır gibi beklentileri olur.
AKRAN ZORBALIĞI
- 01/02/2023
Akran zorbalığı, çocukların kendi yaş gruplarında olan bir ya da birkaç kişiye; sosyal, fiziksel, sözlü ve cinsel olarak zarar vermeleridir.
TERKEDİLME KORKUSU
- 12/01/2023
Yeni bir ilişkiye başlama ihtimali olduğunda nasıl olsa bu da beni terk edecek diye düşünüp hiç başlamamayı tercih ediyor musunuz ya da tam tersi çok fazla ısrarcı oluyor musunuz?
ÇOCUK İLE YETİŞKİN
- 21/12/2022
Çocuk ile yetişkinin arasındaki sorunların pek çoğu, çocukların olgunlaşmaları için onların zamana ihtiyaçları olduğunu dikkate almamaktan kaynaklanır.
OKULA GİTMEK İSTEMEYEN ÇOCUKLARI OKULA HAZIRLAMA
- 09/09/2022
Çocuklara okulu evde sevdirmeye başlamak gerekmektedir. Okuldan bahsetmeyi doğru zamanda, doğru koşullarda, çocuğunuz sıkıldığında veya evin yetersiz olduğu zamanlarda yapın ki çocuğunuz okula heveslenebilsin.
Devamı