Ekrem Çulfa
Ergenlik dönemi, bireyin hayatındaki dönüm noktalarından
biridir. Bireyin fizyolojisi ve psikolojisi 12-13 yaş ile birlikte değişmeye
başlar. Bu dönemde kimlik oluşur ve gelişir. Ergen birey kimliğini oluştururken
belli aşamalardan geçer. Bu aşamalardan ilki bağımsızlık hissidir. Doğduğundan
beri ebeveyn yönetimi ve etkisi altında olan, hatta anne-babasına hayranlık
duyan birey, ergenlikle birlikte başkaldırmaya ve ailesiyle çatışmaya başlar.
Ailedense çevre ve arkadaşlarının onayı birey için daha fazla önem taşımaya
başlar. Bağımsızlık ihtiyacı içindeki genç birey için evi, artık anlaşılamadığı
ve çatışmaların olduğu bir ortam olarak görülür. Evde yaşanan çatışmalar çok
fazlalaşırsa bu defa birey istenmediğini düşünebilir, ev ortamından iyice
uzaklaşabilir. Her şeyin en iyisini ailesinin bildiğine güvenen çocuğun yerini,
kendi bildiklerinin en doğrusu olduğuna inanan, ailesinin demode olduğunu
düşünen ergen alır. Bu düşünce ve hisler
karşısında aile anlayışlı olur, bireye saygı duyar ve bağımsızlık ihtiyacını
zararsız olacak ölçüde kabul ederlerse, bu kritik dönem daha rahat geçer. Bağımsız bir birey olmak ve kendini kanıtlamak için
çabalayan ergen engellenmemelidir. Kendi içindeki yetenekleri çıkarma isteği
olabilir ve bu nedenle sanat, spor, vs. gibi alanlara yönelmek
isteyebilir. Bu istekler aile tarafından
gereksiz görülmemeli, aksine değerlendirilmelidir. Ergenlik dönemindeki bireyin
enerjisini ve dikkatini faydalı alanlara çevirmesi tüm aileye iyi gelebilir. Ne
var ki bu dönemde bireyin amaçları hızla değişebilir veya kısa süreli olabilir.
Yine de bireye şans verilmeli, engelleyici ve dayatmacı bir tutumdan uzak
durulmalıdır. Ergenin bağımsız bir birey olma ve yeteneklerini keşfetme isteği
desteklenmelidir. Bu destek, ergenin özel hayatıyla ilgili de gereklidir.
Arkadaş ortamı ve arkadaşlardan gelecek olan onay, bu dönemde ailenin onayından
çok daha büyük önem taşır. Ergenlik dönemindeki birey, özellikle de bulunduğu
sosyal çevrede kendini göstermek ve etkili olma isteği içerisindedir. Ergenin
sorumluluk almasını sağlamak, başarısına destek vermek ve özgüven inşa etmesine
yardımda bulunmak, ileriki yıllarda iş, sosyal ve aile hayatına büyük katkı
sağlayacaktır. Ergen bireyin karşı cinsle iletişim kurması ve beğenilmesi
de bir ihtiyacıdır. Bu konularla da ilgili suçlanma, engel gibi durumlarla
karşı karşıya kalırsa ileriki hayatında ilişki kurmada ve devam ettirmede
zorluk yaşayabilir. Ergen bireyin en çok odaklandığı konulardan bir diğeri ise
kendi bedenidir. Fizyolojinin değişmesiyle de birlikte birey, bedeninde birçok
kusur bulabilir. Kendinde bulduğu bu kusurları imaj değişikliğine giderek
örtmeye çabalayabilir. Saçlarını değişik renklere boyayabilir, değişik
şekillerde kestirebilir, vs. Bu durum, farklı görünme isteğiyle de ortaya
çıkabilir. Ergenlik dönemini yaşayan birey aynı zamanda dünya görüşünü de bu
dönemde geliştirecektir. Ne var ki benimsediği görüşler çok katı ve fanatik
olabilir. Bunun nedeni ise gencin bir gruba ait olma ihtiyacıdır. Ergenlik döneminde bireyin bir günü diğerine uygun
olmayabilir. Duygu durumu çok değişkenlik gösterebilir. Heyecan duygusunu
denetlemede de sorun yaşayabilirler. Ergenlik dönemi aynı zamanda ilk cinsel
deneyimin yaşandığı dönemdir. Gençler bu konularla ilgili yakınlarıyla konuşma
ihtiyacı içinde olabilirler. Nihayetinde gelişen beden ve değişen duygular
birey için yenidir ve keşfedilmeyi beklemektedir. Aile içinde cinsellikle
ilgili konuları konuşmak isteyeceği biri olabilir. Böyle bir durumda kesinlikle
geri çevrilmemeli, aşırı geleneksel davranılmamalı, genç doğru bir şekilde
dinlenmeli ve bilgilendirilmelidir. Cinsel arzularını bastırmaya çalışan genç
mastürbasyonu keşfeder ve bu normaldir. Genç birey bu konularla alakalı
cezalandırılırsa suçluluk veya cinsel doyumsuzluk hissetmeye başlayabilir. Bedeni, zihni, olaylara bakış açısı ve dolayısı ile da
hayatı tamamen değişim sürecine giren ergen ailesi tarafından mutlaka
desteklenmelidir. Ebeveyn, ergenliğin hem çocuk hem tüm aile adına zorlu bir
süreç olabileceğini kabul etmeli ve sabırlı olmalıdır. Aksi takdirde kimliğini
inşa edemeyebilir veya ters kimlik geliştirerek tamamen aksi ve inatçı bir
tutumla hayatına devam edebilir. Bu da pek tabi kişinin tüm hayatı boyunca bir
sorun teşkil edecektir. Psikolog
Ekin Cansın Sofracıoğlu 0 532 790 43 68
ekremculfa@gmail.com
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Yazarın diğer yazıları
TOPLU İNTİHARLAR - FAMILICIDE KAVRAMI
- 10/12/2019
Çok sayıda insanın birlikte veya aynı nedenle kendi yaşamlarına son vermesi toplu intihar olarak adlandırılır. Son dönemde ülkemizde yaşanan “siyanürle intihar eden aile” vakaları da familicide terimi altında incelenebilir.
UÇUŞ KORKUSU (Aviofobi) ile BAŞETMEK
- 07/12/2019
Sadece 4.5 milyonda bir kaza riski olan uçak yolculuğundan korkabilmemizin nedeni aslında karada yaşamaya alışık olmamızdan kaynaklanıyor. Uçmak için evrimleşmedik ve uçarken bunu bir yabancı gibi deneyimliyoruz.
KADINA ŞİDDET ve ETKİLERİ
- 03/12/2019
Dünya Sağlık Örgütü şiddeti, “sonucunda yaralanma, ölüm, psikolojik hasar, gelişimi bozma gibi zararlar veren ya da verme potansiyeli olan şekilde başka biri, gruba, ya da topluma karşı fiziksel gücün bilinçli ve kasıtlı kullanımı” şeklinde tanımlar.
ÖFKEYİ TANIMAK ve KONTROL ETMEK
- 25/11/2019
Öfke duygusunun ortaya çıkışı, doyurulamamış istekler ve karşılanamamış beklentilerden kaynaklanır. Yetersizlik, korku, kaygı, anlaşılamama ve yalnızlık gibi duyguların anlaşılması, paylaşılması ve doyurulması gerekir.
Travma Sonrası Stres Bozukluğu
- 17/11/2019
Travmatik bir yaşantıdan sonra verilen stres tepkileri, anormal bir duruma verilen normal tepkilerdir fakat çoğumuz genellikle kendiliğimizden iyileşebiliriz. Bazılarımız ise verdikleri stres tepkisi süresinin uzar ve travma sonrası stres bzk oluşur.
Obsesif-Kompulsif Bozukluk
- 17/11/2019
Toplumda oldukça sık karşılaşılan Obsesif-Kompulsif Bozukluk, takıntılı düşüncelerin günlük yaşamı etkileyecek hale gelmesi ve günlük aktivitelerimizi kısıtlaması durumunda konulan bir teşhistir.
Alkol Bağımlısı Yakınlarına Tavsiyeler
- 17/11/2019
Tüm vücutta en çok beyin hücrelerini etkileyen alkol bağımlılığı hayati risk taşıyor. Anti-sosyal Kişilik Bozukluğu, Depresyon, Borderline gibi rahatsızlıklara eşlik edebildiği gibi tek başına da toplumda oldukça sık görülüyor.
Ergenlik Psikolojisi
- 12/11/2019
Doğduğundan beri ebeveyn yönetimi ve etkisi altında olan, hatta anne-babasına hayranlık duyan birey, ergenlikle birlikte başkaldırmaya ve ailesiyle çatışmaya başlar. Ailedense çevre ve arkadaşlarının onayı birey için daha fazla önem taşımaya başlar.