Ekrem Çulfa
Toplumda oldukça sık karşılaşılan Obsesif-Kompulsif Bozukluk, takıntılı düşüncelerin günlük yaşamı etkileyecek hale gelmesi ve günlük aktivitelerimizi kısıtlaması durumunda konulan bir teşhistir. Takıntılı fikir, düşünce ve dürtüler obsesyonları, tekrarlayıcı davranışlar ve zihinsel eylemler ise kompulsiyonları oluşturur. Rahatsızlık çocuklukta, ergenlikte veya yetişkinliğin ilk yıllarında çıkabilir. Kadın ve erkeklerde eşit oranda görülür. Obsesyon bireyin engel olamadığı, aklından çıkaramadığı ve uzaklaştıramadığı düşünce, fikir ve dürtüler olarak tanımlanabilir. Bu düşünce ve dürtüler kişinin isteği dışında gelir ve yoğun sıkıntı ve kaygıya neden olur. Kompulsiyon ise obsesyonların neden olduğu yoğun sıkıntı ve anksiyeteyi azaltmak veya yok etmek için yapılan yineleyici davranış ve zihinsel eylemlerdir. Obsesif Kompulsif Bozukluğu olan kişiler, takıntılı düşünce ve davranışları başkaları tarafından öğrenildiğinde, bu durumun nasıl karşılanacağı ile ilgili endişe yaşayabilirler. Ayıplanma, küçük düşürülme, dalga geçilme endişesi ile hislerini paylaşmaktan kaçınabilirler. Hasta yakınları tedaviye yardımcı olabilmek adına takıntılı davranışların hasta tarafından engellenemediğini, hastanın bu düşünce ve davranışlara karşı koymakta çok zorlandığını bilmelidir. En çok görülen obsesif-kompulsif bozukluk türlerinden şöyle bahsedebiliriz: Bulaşma Obsesyonu ve Temizlik Kompulsiyonu Bireyin vücuduna ve kıyafetlerine toz, mikrop, kir, vs. bulaşacağına dair takıntıları ve bu takıntıları yatıştırmak amacıyla yineleyici ve sık temizlik, yıkanma gibi davranışları vardır. Kuşku Obsesyonu ve Kontrol Kompulsiyonu Birey ocak, kapı, ütü gibi şeylerin açık kaldığı endişesi ile tekrar tekrar kontrol eder. Başkalarına Zarar Verme Obsesyonu Birey kendi kontrolü dışında başkalarına zarar vereceği korkusu yaşar. Ağzından hoş olmayan lafların çıkacağı, etrafındaki insanlara istemeden zarar vereceği yönünde obsesyonları olabilir. Cinsel İçerikli Obsesyon Bireyde kendine, yaşına, toplumdaki yerine yakıştıramadığı şekilde cinsel içerikli obsesyonlara sahip olur. Örnek vermek gerekirse; 70 yaşında, dini inancı güçlü bir kadının, etrafındaki erkeklere ilişkin cinsel içerikli hayaller kurmaktan kendini alamaması, bunları zihninden atamaması ve bundan büyük rahatsızlık duyması. Dini İçerikli Obsesyon Birey yoğun ve sıkıntı yaratacak şekilde, kendi inanç ve görüşüne ters düşen dini içerikli düşünceleri engelleyemez. Örnek: Namaz kılarken Allah’ın varlığından şüphe duyma şeklinde takıntılı düşünceler. Simetri-Düzen Obsesyon ve Kompulsiyonu Bireyin hayatında simetri ve düzen ihtiyacı çok büyük yer kaplar. Örnek olarak bireyin, kitaplıktaki tüm kitapları büyükten küçüğe, düzenli bir şekilde sıralayabilmek için yapması gereken diğer işleri aksatması. Dokunma-Sayma Kompulsiyonları Birey örnek olarak, evden çıkmadan anne ve babasının fotoğrafının bulunduğu çerçeveye dokunmazsa, anne-babasının başına kötü bir şey geleceği düşüncesine sahiptir. Bazı hastalar ise herhangi bir aktiviteyi belirli bir sayıda yapmazlarsa işlerin ters gideceğini düşünürler. Biriktirme-Saklama Kompulsiyonları Bireyin, aslında gerekli olmayacak eşyaları “ileride lazım olabilir” düşüncesi ile saklaması durumudur. Yukarıda saydıklarımızdan bazıları ile ilgili olarak “ocağı kontrol etmenin nesi kötü?” gibi düşünceler belirebilir. Bu tip davranışları çoğumuz yapıyoruz fakat günlük işlerimizi aksatmıyor, işlevsizliğe neden olmuyor. Bu düşünce ve davranışlar etkiler, kısıtlar veya bozarsa o zaman hastalık durumundan bahsedebiliriz. Obsesif-Kompulsif Bozukluğu olan bireylerin ortak özellikleri: · Endişe ve takıntı, kötü bir şey olacağı hissi ile ilgilidir. · Takıntılara direnmek, takıntıları baskılamaya çabalamak veya unutmaya çalışmak, bunların daha da artmasına neden olur. · Kişi, takıntılarının akıl dışı ve saçma olduğunu zaman zaman fark edebilir. · Takıntının yarattığı şiddeti bastırmak amacıyla yapılan kompulsiyonlar geçici bir rahatlama sağlar. · Tekrarlayan eylemler genelde özel bir sıraya sahiptir. · Kişi zorlantılara direnmeye çalışır. OKB NEDEN OLUR? Obsesif-Kompulsif bozukluğun nedeni kesin olarak anlaşılmamışsa da biyolojik ve çevresel faktörlerin bozuklukla ilişkisi olduğunu biliyoruz. Beyinde serotonin seviyesinin düşmesi ile OKB arasında bir bağ olduğu kanıtlandı. Serotonin dengesizliği genetik olarak geçiş sağlayabiliyor. Bu durumda, gen aktarımıyla hastalığın ebeveynden çocuğa geçebileceğini söylemek mümkün. Diğer yandan serotonin düşüşünden beynin belli bölgeleri etkilenerek obsesif-kompulsif bozukluğa neden olabilir. Hastalık, yas/kayıp, taciz, hayattaki değişimler, ilişki kaygıları gibi çevresel nedenlerden de tetiklenebilir veya zaten mevcutsa bu çevresel etkenler sonucu kötüleşebilir. OKB TEDAVİSİ Obsesif-Kompulsif Bozukluk, kendi kendine geçebilen bir rahatsızlık değildir ve mutlaka tedavi edilmesi gerekir. Tedavide ilaç ve terapi birlikte götürülmelidir. Bilişsel Davranışçı Terapi, OKB tedavisinde etkili bir yöntemidir. OKB’li kişinin kompulsiyonları (ritüellerini) yerine getirmemesini sağlayarak korkuyla yüz yüze gelmesini, kaygısıyla başa çıkmasını ve sonuçta anksiyetenin azaltılmasını sağlar. Tedaviye devam eden kişi normal veya normale yakın bir hayat sürer. Diğer yandan OKB de erken teşhis, tedavi süresini kısaltır.
ekremculfa@gmail.com
İletişim Hattı Anadolu Yakası Avrupa Yakası Uzman Klinik Psikolog Pedagog Randevu Telefonu
0533-3738123 ndan bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Yazarın diğer yazıları
TOPLU İNTİHARLAR - FAMILICIDE KAVRAMI
- 10/12/2019
Çok sayıda insanın birlikte veya aynı nedenle kendi yaşamlarına son vermesi toplu intihar olarak adlandırılır. Son dönemde ülkemizde yaşanan “siyanürle intihar eden aile” vakaları da familicide terimi altında incelenebilir.
UÇUŞ KORKUSU (Aviofobi) ile BAŞETMEK
- 07/12/2019
Sadece 4.5 milyonda bir kaza riski olan uçak yolculuğundan korkabilmemizin nedeni aslında karada yaşamaya alışık olmamızdan kaynaklanıyor. Uçmak için evrimleşmedik ve uçarken bunu bir yabancı gibi deneyimliyoruz.
KADINA ŞİDDET ve ETKİLERİ
- 03/12/2019
Dünya Sağlık Örgütü şiddeti, “sonucunda yaralanma, ölüm, psikolojik hasar, gelişimi bozma gibi zararlar veren ya da verme potansiyeli olan şekilde başka biri, gruba, ya da topluma karşı fiziksel gücün bilinçli ve kasıtlı kullanımı” şeklinde tanımlar.
ÖFKEYİ TANIMAK ve KONTROL ETMEK
- 25/11/2019
Öfke duygusunun ortaya çıkışı, doyurulamamış istekler ve karşılanamamış beklentilerden kaynaklanır. Yetersizlik, korku, kaygı, anlaşılamama ve yalnızlık gibi duyguların anlaşılması, paylaşılması ve doyurulması gerekir.
Travma Sonrası Stres Bozukluğu
- 17/11/2019
Travmatik bir yaşantıdan sonra verilen stres tepkileri, anormal bir duruma verilen normal tepkilerdir fakat çoğumuz genellikle kendiliğimizden iyileşebiliriz. Bazılarımız ise verdikleri stres tepkisi süresinin uzar ve travma sonrası stres bzk oluşur.
Alkol Bağımlısı Yakınlarına Tavsiyeler
- 17/11/2019
Tüm vücutta en çok beyin hücrelerini etkileyen alkol bağımlılığı hayati risk taşıyor. Anti-sosyal Kişilik Bozukluğu, Depresyon, Borderline gibi rahatsızlıklara eşlik edebildiği gibi tek başına da toplumda oldukça sık görülüyor.
Ergen Psikolojisi
- 17/11/2019
Doğduğundan beri ebeveyn yönetimi ve etkisi altında olan, hatta anne-babasına hayranlık duyan birey, ergenlikle birlikte başkaldırmaya ve ailesiyle çatışmaya başlar. Ailedense çevre ve arkadaşlarının onayı birey için daha fazla önem taşımaya başlar.
Ergenlik Psikolojisi
- 12/11/2019
Doğduğundan beri ebeveyn yönetimi ve etkisi altında olan, hatta anne-babasına hayranlık duyan birey, ergenlikle birlikte başkaldırmaya ve ailesiyle çatışmaya başlar. Ailedense çevre ve arkadaşlarının onayı birey için daha fazla önem taşımaya başlar.