Ekrem Çulfa
Hayatınızın aşkını bulamayacak olmanızın ilk nedeni, aslında böyle birinin hiç var olmamasıdır. En azından, kalbinizde çok özel bir yere sahip olmak üzere yaratılmış ve kaderi böyle çizilmiş bir kişinin bulunmadığını söyleyebiliriz. Yani dünyada mutlu bir ilişki yaşayabileceğimiz tek bir insan değil, aslında daha fazla insan olduğunu belirtmemiz gerekir. 2. Farklılıkları Kabul Etmeme Aşka Bir Engeldir Birçok insan, ideal partnerlerinin kendi kişiliklerinin bir tür yansıması olduklarına inanmaktadır. Yani bu kişiler, bir anlamda kendilerinin başka bir insanda vücut bulmuş versiyonlarının arayışı içerisindedirler. Elbette bir çift açısından birbirleri ile iyi derecede uyum bulunması önemli bir gerekliliktir. Ancak bunun yanında, bu iki kişi arasında çok büyük farklılıkların olabileceği ya da olduğu gerçeğinin ortadan kalkmayacağının da akıldan çıkarılmaması gerekmektedir. Eğer hayatınızın aşkını bulamıyorsanız aşk konusunda aşırı kişisel bir yaklaşımınızın bulunduğu söylenebilir. Belki de o muhteşem aşkın sizin ihtiyaçlarınızı tam olarak karşılayan ve arzularınıza cevap verebilen bir aşk olduğunu düşünüyorsunuz. Peki ya siz? Siz diğer kişinin ihtiyaçlarını ve isteklerini tam olarak karşılayabilecek misiniz? Yoksa her şeyi size dokunan tarafından görüp hikayenin diğer tarafını görmezlikten gelmeyi mi tercih ediyorsunuz? 3. Gençlik Hayalleri Halen birinin bir gün “çıkıp gelerek” karnında kelebekler uçuşmasına, avuçlarının terlemesine ve gözlerinde kalp şekilleri belirmesine yol açacağı beklentisi ile yaşayan çok sayıda insan vardır. Ayrıca, sadece varlığıyla bile karşısındakini cennete götürecek bir kişinin olduğunu düşünenler de bulunmaktadır. Bu insanlar o kişi dışında her şeyin çok az önemi olduğunu düşünürler. Bu hayaller aslında yetişkinliğe ilk adım attığımız dönemdeki aşkların hatıralarından kalma hislere dayanmaktadır. Yani aşkı bu şekilde hissetmek sadece aşk ile değil, aynı zamanda o dönem içerisinde bulunulan gençlik dinamiklerinin kendisi ile ilgili bir durumdur. Gerçek hayatta ise ne gençlik dönemi geri gelecek, ne de aşklar o dönemdeki kadar coşkun bir biçimde yaşanacaktır. Ancak diğer yandan, ilerleyen yaşlarda yaşadığınız aşkların çok daha iyi olabileceğini, daha gerçekçi ve uzun süreli bir biçimde yaşanabileceğini de göz ardı etmemek gerekmektedir. 4. Uzlaşı ve Kabullenme Yeteneği Gelişmediğinde Hayatınızın aşkını bulamamanızın en sık karşılaşılan nedenlerinden bir diğeri, kendinizi ilişkinize yeterince adamıyor olmanız olabilir. İnsanın bir işe ya da kişiye kendini adaması çok kolay başarılabilecek bir konu değildir. Çok sayıda şeyden vazgeçmeye ve sahip olunan birçok şeyi kaybetmeye yol açar. Bu aynı zamanda gerçeğin aslında eksik ve mükemmel olmadığını kabullenmek zorunda kalmak demektir. Mantıklı bir davranış biçimi olduğundan, romantik hayallerin son bulmasıdır. Kimi zaman gerçeğin oldukça sıradan taraflarının bulunduğunu ve aslında hoş keman sesleri ile bezeli bir dünya olmadığını kabullenmek istemeyiz. Kendini adamak, idealizm ile değil gerçekçilik ile uyumlu bir kavramdır. Bu nedenle herkes diğer bir insana kendini adama konusunda başarılı olamaz. Bu bağlamda hiçbir aşkın zaman içerisinde ortaya çıkan zorluklarla başa çıkabilmesinin mümkün olmayacağının altını çizmek gerekir. 5. Başarılı Olma Konusunun Bir Takıntı Haline Dönüşmesi Durumunda Günümüz dünyasında özellikle iş alanında insanlarda çok ciddi boyutlarda bir başarı takıntısı bulunmaktadır. İnsanlar hep en tepeye tırmanma arzusu taşımakta, hep daha fazla para, daha fazla prestij ve her şeyin daha fazlasına sahip olma arzusu içinde bulunmaktadırlar. Bunları başarmanın tek yolu ise işe ve yaptıkları projelere hayatlarının neredeyse tamamını vermelerinden geçmektedir. Bu şartlar altında büyük bir aşkın yeşermesi gerçekten çok zor bir hal almaktadır. Bu tür insanlar için aşkın kendisi, çok yüksek karlılık oranlarına sahip bir şirket haline bile dönüşebilmektedir. Bu noktada, gerçek bir aşkın en büyük sırlarından birini açıklamamız gerekiyor: Aslında bizler, diğer insanın kırılganlıklarına ve ihtiyaçlarına aşık oluruz, başarılarına ya da kazanımlarına değil. Kaynak: Filoloji Mutlu ve doyumlu bir ilişki için, ilişki koçlarımız ile bir randevu oluşturabilirsiniz. İletişim: 05354336620 İlişki Koçu & Aile danışmanı Yüksel Köksal / 0533 373 81 23 Mylife Danışmanlık
yukselkoksal10@gmail.com
1. Hayatınızın Aşkı Diye Bir Şey Aslında Hiç Yoktur
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Yazarın diğer yazıları
BERTRAND RUSSELL’IN ‘MUTLU OLMA SANATI’ İSİMLİ KİTABINDAN ÇIKARILACAK 6 DERS
- 05/04/2019
Tarihin en büyük filozoflarından Bertrand Russell’ın aykırı kitaplarından ‘Mutlu Olma Sanatı’, ufkunuzu geliştirip bakış açınızı değiştirecek yaklaşımlar sergiliyor. İ
CİNSELLİK KADINLARIN ANLAM DÜNYALARINDA FARKLI BİR KÖŞEYE OTURUR
- 31/03/2019
Modern toplumlarda kadınlar için cinselliğin anlamı da farklıdır.
ANNELİK VE CİNSELLİK İKİLEMİNDE YANLIŞ BİLİNEN KONULAR
- 31/03/2019
Anne olmak isteyen kadınlar farklı nedenlerle doğal ilişki içinde çocuk sahibi olamayabilirler.
ÖZGÜVEN EKSİKLİĞİ VE KURTULMA ÖNERİLERİ
- 09/03/2019
Toplumda çok fazla önemsenmiyor ama özgüven eksikliği çocuk yaşlarda başlayıp yetişkin dönemde; depresyon ve sosyal fobi gibi rahatsızlıklara yol açabiliyor.
Pedagojide güvenli bağlanma nedir?
- 22/02/2019
Çocukların kimliklerini oluşturabilmesi, benliklerini tanıyabilmesi ve karakterini zarara uğratacak tehlikelerden korunabilmesi için en önemli yapı güvenli bağlanma köprüsüdür.
DUYGUSAL VE FİZİKSEL İHTİYAÇLARIMIZ İLİŞKİLERİMİZİ NASIL ETKİLER?
- 10/02/2019
İhtiyaçlarımız bizi motive eder, yönlendirir ve harekete geçirir. Var olan enerjimizi ihtiyaçlarımızı tatmin etmek için harcarız.
AYNA HASTALIĞI: DİSMORFOFOBİ
- 03/11/2018
Dismorfofobi olarak da bilinen beden dismorfik bozukluğu, dünya çapında sıkça görülen şiddetli bir zihinsel rahatsızlıktır.
BİÇTİĞİNİ BEĞENMİYORSAN EKTİĞİNE BAKACAKSIN
- 27/01/2018
Geçen gün yakışıklı bir delikanlı ile tanıştım, 12 yaşlarında olmasına rağmen lise çağlarındaymış gibi olgun ve mükemmel bir delikanlı. Annesi ANA-BABA FARKINDALIĞI eğitimi sınıflarımdan birindeydi ve en heyecanlı öğrencilerimdendi.
KARNEDE Kİ KÖTÜ NOTLARIN SORUMLUSU KİM?
- 25/01/2018
Çocuklarımız çalışmalarının karşılığını ellerine tutuşturulan bir karne ile size getirecekler ve belki de bazılarımız sonuçtan fazla memnun kalmayacak.
Devamı